30 Haziran 2013 Pazar

3 ay içinde internet sitesi kurmak zorundalar

Bağımsız denetime tabi olup henüz internet sitesi kurmayan şirketlerin sadece 3 ayı kaldı. Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, bağımsız denetime tabi şirketlere internet sitesi açma zorunluluğu getirdiklerini belirterek, "Gayretimiz Türkiye'yi ticaretin en güvenilir ve en kolay gerçekleştirildiği ülke yapmak. Çalışmalarımız bu eksende" dedi. Yazıcı, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile ticaret hayata ilişkin yeniliklere imza attıklarını ve köklü dönüşümler gerçekleştirdiklerini ifade etti. Bu kapsamda bazı yükümlülükler de getirildiğini dile getiren Yazıcı, bunlardan birinin de bağımsız denetime tabi sermaye şirketlerinde internet sitesi zorunluluğu olduğuna dikkati çekti. Bakan Yazıcı, bu kapsamda, kanunun ilgili maddesi uyarınca açılacak internet sitelerinde ilan edilecek ve erişime açık tutulacak asgari içeriğe ilişkin usul ve esasların Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yönetmelik ile düzenlendiğini hatırlattı. YENİ KURULACAK ŞİRKETLERİN 3 AYI VAR Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra kurulan bağımsız denetime tabi şirketlerin, ticaret siciline tescil edildiği tarihten itibaren 3 ay içinde internet sitesi açmaları gerektiğini belirten Yazıcı, "Bu sitenin belirli bir bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanması için özgülemeleri gerekmektedir. Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra herhangi bir tarihte bağımsız denetim kapsamına giren sermaye şirketlerinin ise kapsama girdikleri tarihten itibaren 3 ay içinde internet sitesi açmaları ve yine bu sitenin de belirli bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanması için özgülemeleri gerekmektedir" diye konuştu. SİTESİ OLAN ŞİRKETLER İÇERİĞİ GÜNCELLEYECEK Bağımsız denetime tabi olan şirketlerin daha önceden kurulanlarının ise 1 Temmuz'dan itibaren üç ay içinde internet sitesi açmaları gerektiğini kaydeden Yazıcı, "İnternet sitesi var olan şirketler, aynı süre içerisinde sitelerinin belirli bir bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanmasına özgülemeleri gerekmektedir. Gayretimiz Türkiye'yi ticaretin en güvenilir ve en kolay gerçekleştirildiği ülke yapmak. Çalışmalarımız bu eksende" değerlendirmesinde bulundu. Şirketlerin, internet sitesi yükümlülüğünü doğrudan kendilerinin yerine getirebileceği gibi Merkezi Veri Tabanı Hizmet Sağlayıcısı (MTHS) adı verilen özel hukuk tüzel kişilerinden de destek alabileceklerine işaret eden Yazıcı, payları Sermaye Piyasası Kanunu uyarınca Merkezi Kayıt Kuruluşu tarafından kayden izlenen şirketler için ise MTHS faaliyetinin, Merkezi Kayıt Kuruluşu tarafından yerine getirileceğini söyledi.

Reyhanlı ve Uludere sürprizi

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın Meclis’e gönderdiği torba tasarıdan Reyhanlı ve Uludere sürprizi çıktı. Tasarıyla, Reyhanlı ve Güngören saldırıları ile Uludere’deki bombalama olayında yaşamını yitirenler “sivil şehit” sayılarak, yakınlarına tazminat ve maaşın yanı sıra kamuda birer de istihdam hakkı tanındı. Bu örneklerdeki gibi terör mağduru sayılan sivil vatandaşlardan yaşamını yitirenlerin yakınlarına ya da engelli hale gelenlere aylık bağlanmasında sosyal güvencesi olup olmadığına da bakılmayacak. Meclis tatile girmeden yasalaşması planlanan tasarı, patlayıcı maddelerin incelenmesi, muhafazası, nakli, imha edilmesi ve zararsız hale getirilmesi işlemleri sebebiyle yaşamını yitiren ya da malul olanları da 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Kanunu kapsamına aldı. Böylece Afyonkarahisar’daki cephanelik patlamasında ölen askerlerin yakınları da kapsama girdi.

Ucuzlukta tek rakip Hindistan

Türkiye’nin havacılık ve havayolu işletmesi anlamında çok iyi noktalara ulaştığını ifade eden Atlasjet İcra Kurulu Başkanı Sami Alan, rekabetle birlikte gelen verimliliğin havayolu işletmelerini bu seviyelere getirdiğini söyledi. Alan, havacılık firmalarının etkin rekabetiyle, dünyanın en ucuza uçuş yapan ülkesi Hindistan’dan sonra Türkiye’nin fiyatlamada ikinci sıraya oturduğuna da dikkat çekti. Büyümede Türkiye’yi baz alan diğer havayolu şirketlerinden farklı olarak yeni bir strateji geliştirdiklerini söyleyen Sami Alan, “Türkiye’deki birikmiş bir havayolu işletmeciliği know-how’ı var. Biz de bu potansiyeli yurt dışında kullanmak istiyoruz. Yurt dışında toplam 6 ülkede birden oranın milli havayolu veya oranın güçlü bir havayolu olarak çalışmalarımız sürüyor. 6 ülkede birden havayolu şirketleri kuruyoruz. Çok kısa süre içinde bunlarla ilgili güzel gelişmeleri açıklayacağız” ifadelerini kullandı. YENİ ALANLARA YATIRIM Atlasjet’in davetlisi olarak katıldığımız Mikanos’ta konuşan Alan, 2013 yılına 5 hat ile girdiklerini söyledi. Atlasjet olarak Ocak ayından itibaren 9 yeni hat açılışı yaptıklarını kaydeden Alan, Ocak ayında Atatürk Havalimanı’ndan Adana, Kayseri ve Gaziantep’e uçmaya başladıklarını belirtti. Alan, “Haziran ayında ise Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan Kars, Van, Iğdır ve Mikonos’a, Atatürk Havalimanı’ndan Edremit ve Simferopol’e başlattığımız seferlerle uçuş ağımızı genişleterek havacılıktaki iddiamızı ortaya koyduk” diye konuştu. Alan, bu yaz döneminde bütün hatlarda yüzde 90’ın üzerinde doluluk oranlarına ulaştıklarını söyledi. KONFORLU SEYAHAT Business Class hizmetini de tüm uçaklarında uygulamaya başladıklarını anlatan Alan, “Yolcuları uçaktan terminale, terminalden uçağa VIP shuttle ile götürüyoruz. Business Class hizmetinin bize toplam maliyeti 15 milyon dolar. Gerçek bir Business Class hizmeti sunabilmek için bu yatırımı yaptık” diye konuştu. Bodrum’a gider gibi Mikanos’a 20 Haziran tarihinde programa aldıkları Mikonos’a İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan haftada 5 sefer yaptıklarını anlatan Sami Alan, “Mikonos seferlerimizi 158 yolcu kapasiteli Airbus A320 tipi uçaklarla gerçekleştiriyoruz, yolculuk 1 saat 15 dakika sürüyor. İnsanlara Bodrum’a tatile gidiyormuş gibi hissediyor” diye konuştu. Atlasjet’in Mikanos’a tarifeli direkt uçan tek havayolu olduğunu ifade eden Alan, “Yolcularımız, Mikonos seferlerimizde de ekonominin yanı sıra, business sınıfı hizmetimizden de faydalanabiliyor” dedi. Yaz dönemine girmeden en çok talep edilen destinasyonun Mikonos olduğunu belirten Alan, bir haftada doluluk oranlarının yüzde 80’e çıktığını bildirdi. Alan, Mikonos uçuşlarını, Eylül ayının ikinci haftasına kadar sürdüreceklerini belirtti.

Cepte yüksek fatura sürprizi sona eriyor

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım'ın açıkladığı uygulama doğrultusunda faturalara üst sınır getirilebilecek. Tüketiciye uyarı mesajı gönderilecek. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım: "Cep telefonu, sabit telefon, internet ve uydu-kablo TV abonelerinin beklemedikleri yüksek ücretlerle karşılaşıp fatura şoku yaşamalarının önüne geçmek için getirilen faturalarda üst sınır uygulamasını yarından itibaren başlatıyoruz" "Faturalara, tüketicinin tercihi doğrultusunda aylık 100 lira tutarında bir üst sınır getirilecek. Fatura 100 lira olunca aboneye ücretsiz uyarı mesajı gönderilecek" "Fatura üst sınırı uygulaması tüketicinin korunması açısından büyük önem taşıyor. Bu uygulamayla vatandaşların elektronik haberleşme hizmetlerini kullanırken karşılaşabilecekleri fatura şokları önlenecek ve aylık fatura tutarlarının aboneler tarafından kontrol edilmesine imkan sağlanacak. YARINDAN İTİBAREN BAŞLIYOR Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, cep telefonu, sabit telefon, internet ve uydu-kablo TV abonelerinin beklemedikleri yüksek ücretlerle karşılaşıp fatura şoku yaşamalarının önüne geçmek için getirilen fatura üst sınırı uygulamasına yarından itibaren başlanacağını bildirdi. Uygulama kapsamında faturalara, tüketicinin tercihi doğrultusunda aylık 100 lira tutarında bir üst sınır getirilebileceğini belirten Yıldırım, "Fatura 100 lira olunca aboneye ücretsiz uyarı mesajı gönderilecek" dedi. Bakan Yıldırım, cep telefonu, sabit telefon, internet ve uydu-kablo TV abonelerinin zaman zaman beklemedikleri yüksek faturalarla karşılaşabildiğini hatırlattı. Bu durumun abonelerin çeşitli sorunlar yaşamasına neden olduğunu ifade eden Yıldırım, vatandaşların karşılaştıkları yüksek fatura sürprizini engellemek amacıyla Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından "Fatura Üst Sınırı Uygulamasına İlişkin Usul ve Esaslar"ın hazırlandığını belirtti. 100 LİRALIK FATURA ÜST SINIRI Fatura Üst Sınırı Uygulaması hakkında bilgi veren Yıldırım, tüketicinin tercihi doğrultusunda faturalara, aylık 100 lira tutarında bir üst sınır getirilebileceğini söyledi. İşletmeci ile abone arasındaki sözleşme çerçevesinde, aylık üst sınırı daha düşük ya da daha yüksek miktarda belirleme imkanının da bulunduğunu ifade eden Yıldırım, şöyle devam etti. "Telefon, internet veya TV abonelik hizmetlerinin kullanımına bağlı olarak fatura miktarı aylık olarak belirlenmiş olan üst sınıra ulaştığında aboneler ücretsiz kısa mesajla uyarılacak. Ayrıca fatura üst sınır tercihinde bulunan tüm aboneler fatura tutarlarını ücretsiz olarak sorgulayabilecekler. Fatura üst sınırı uygulaması tüketicinin korunması açısından büyük önem taşıyor. Bu uygulamayla vatandaşların elektronik haberleşme hizmetlerini kullanırken karşılaşabilecekleri fatura şokları önlenecek ve aylık fatura tutarlarının aboneler tarafından kontrol edilmesine imkan sağlanacak. " Bakan Yıldırım, faturalara üst sınır getirilmesi ve bu konuda abonelerin bilgilendirilmesi yükümlülüğünün, abone sayısı 200 binin üzerinde olan cep telefonu, sabit telefon, uydu-kablo TV işletmecileri ile internet servis sağlayıcılarını kapsayacağını belirterek, "Abone sayıları 200 binin altında olan küçük işletmeciler ise ağır mali ve idari yük altında kalmamaları için kapsam dışında bırakıldı" dedi.

Çin'in borçları 1 trilyon dolara ulaşacak

Dünya devi ülke Çin'de dış borçlar patladı. Yıl sonunda 1 trilyon dolarlık borç Çin'i bekliyor. Beklenmedik iflaslar yaşanmaya başladı. Yatırımcılar endişeli bekleyişte... Çin'in dış borcu katlanarak artıyor. Mart ayında Çin dış borcu 764 milyon dolara fırladı. Şubat ayında bu rakam 736 milyar dolar seviyesindeydi. Çin'in kısa vadeli dış borcu da 565 milyar dolara fırladı. Yılsonunda Çin'in dış borcunun bu hızla giderse 1 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Eğer bu rakama ulaşılırsa Çin'in 3 trilyon dolarlık rezervi de büyük yara alacak. Yatırımcılar da Çin'in artan borç yükünden endişelenmeye başladı. Tarihte ilk kez Çin'de bir güneş enerjisi şirketi 531 milyon dolarlık borcunu ödeyemeyerek iflas etti. Geçtiğimiz hafta Çin Merkez Bankası kredi borcu yüksek küçük ve orta ölçekli şirketlere yardım etmeyeceğini açıklayınca Çin borsası yüzde 5'i aşan kayıplar yaşamıştı. Bu düşüş ardından Merkez Bankası açıklamalarını revize edip ihtiyaç halinde şirketlere yardım edeceğini duyurmuştu.

Emeklilerin gözü AİHM'de

Türkiye Emekliler Günü'nde emeklilerden buruk kutlama. İntibak Yasası'nda aradığını bulamayan emekliler, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptıkları başvurunun kabul edilmesini bekliyor. İşçi, Memur, BAĞ-KUR Emeklileri Derneği (İMBED) Başkanı Hamdi Öz, emekliler gününde üzgün, kırgın, mağdur olduklarını, ötekileştirildiklerini ve kandırıldıklarını söyledi. Bunun tek sorumlusunun Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik olduğunu belirten Öz, "Ben, işçi, memur, Bağ-Kur emeklisi ayrımı yapılmadan tek çatı altında en düşük emekli maaşının bin 250 lira olması şeklinde bir yasal düzenleme yapılmasını önermiştim. İntibak Yasası eksik çıkarıldı. Ayrıcalık yapıldı, emeklilerimiz kandırıldı. Çalışma Bakanı bizim görüşümüzü almadı. Oysa 5434 sayılı devlet memurları emekli sisteminde ufak bir değişiklikle gerçek intibak oluşurdu. 20 yıl önce emekli olan devlet memuru ile derece ve hizmeti aynı olanların maaş farkı yoktur" dedi. Öz, "Bakan Çelik, Danıştay 10. Dairesinin ve Teftiş Kurulunun raporlarına rağmen emekli maaşlarından aidat kesintisinin devamı karşılığında iki derneğin desteğini alarak, İntibak Yasası eksik ve topal çıkarıldı. Emeklilerimizin maaşlarından yasa dışı kesintiler karşılığında dernek yöneticileri yüksek maaş alarak tatil yapmaktadır. Emeklilerimizin sorunlarıyla ilgili sesleri çıkmamaktadır. Onlara iyi tatiller, diyelim. Onlara emeklilerimizin hayır duaları yeter! İMBED olarak İntibak Yasası mağduriyeti için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yaptığımız müracaata çok yakında yanıt bekliyoruz. İşçi, memur, BAĞ-KUR emeklilerimize emekliler gününü buruk da olsa kutluyorum" dedi.

Ford'dan 100 milyon dolarlık yatırım

100 milyon dolarlık yeni motor! Ford Otosan mülkiyet hakkı yüzde yüz kendisine ait yeni Ecotorq motoru için 100 milyon doları aşkın yatırım yapacak. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, fikri mülkiyet hakları tamamen Ford Otosan'a ait yeni Ecotorq motorun 100 milyon doların üzerinde bir yatırımla hayata geçirileceğini söyledi. Haydar Yenigün, Ford Otosan'ın yeni Ecotorq motorunun tanıtım toplantısında, fikri mülkiyet hakları yüzde 100 Ford Otosan'a ait olan ve sınıfının en iyisi olma hedefiyle Ford Otosan mühendisleri tarafından geliştirilen yeni 11 litre ve 13 litre Ecotorq motorların üretimi için yatırım kararı aldıklarını açıkladı. Gelecek yıllarda Avrupa ve Türkiye'deki regülasyonlar gereği uygulanacak olan Euro 6 emisyon standartlarına uygun olarak üretilecek yeni Ecortorq motor için ağır ticari, sanayi ve marin uygulamalarını içeren geniş kullanım alanı hedeflediklerini kaydeden Yenigün, "Fikri mülkiyet hakları yüzde100 Ford Otosan'a ait yeni Ecotorq motorumuz, Ford Otosan ve Türkiye için büyük önem taşıyor. TÜBİTAK Ar-Ge ve Ürün Geliştirme Teşviği ile Ekonomi Bakanlığı'ndan motor yatırım teşviği almak için başvurduğumuz yeni Ecotorq motorumuz, 100 milyon doların üzerinde bir yatırımla hayata geçirilecek" dedi. Yeni Ecotorq motorun Euro 6 emisyonun standartları ile beraber 2 yıl içinde devreye girmesini ve kullanılmasını planladıklarını belirten Yenigün, bütün çalışmalarında ağır ticari vasıta işine önem verdiklerini, hedeflerinin artık Ecotorq'un tekil bir motor değil bir motor ailesi formatına girmesi ve gerek Türkiye'de gerekse yurt dışında bu aile olarak işlem görmesi olduğunu kaydetti. FORD'UN AVRUPA'DAKİ TİCARİ ARAÇ MERKEZİ Ford Otosan'ın İnönü Fabrikası'nın birçok kalite ödülüyle dünyaya ihracat yaptığını ve bu fabrikada hafif ticari modellerde kullandıkları Duratorq ve Cargo modellerinde kullandıkları Ecotorq motorları ürettiklerini anlatan Yenigün, mühendislik çalışmaları konseptten üretime kadar Ford Otosan'a ait Ecotorq motorlarından bugüne kadar 120 bin adetten fazla ürettiklerinin, Duratorq motorların üretim adedinin ise 350 bini geçtiğinin bilgisini verdi. Ford Otosan'ın bugüne kadarki gelişim ve değişim sürecini özetleyen Yenigün, şunları kaydetti: "1959 yılında montaj tesisi olarak başlayan Ford Otosan, satış ve pazarlama misyonunun yanı sıra 54 yıllık geçmişinin getirdiği gelişim ve değişim ile büyük Ar-Ge şirketi ve mükemmel üretim kabiliyetine sahip büyük bir sanayi kuruluşu kimliği kazandı. Bugün gelinen noktada, Ford Otosan artık Ford'un Avrupa'daki ticari araç üretim merkezi, Ford'un dünyadaki ağır ticari araç geliştirme ve üretim merkezi, Ford'un dünyadaki en büyük 3 Ar-Ge merkezinden biri, Ford'un dizel motorlarının geliştirilmesi ve kalibrasyonunu yapan merkez, 11 yıldır üst üste otomotiv pazar lideri, sadece iç pazarda değil ihraç pazarlarında da kamyon satış ve satış sonrası için kendi bayi ağını kurmuş güçlü bir şirket, 110 bin araç kapasiteli yeni 3. ticari araç üretim fabrikası olan Yeniköy tesisini kurarak yatırımlarına devam eden bir şirket ve ihracatta Türkiye'nin 2. büyük, sektörünün ise lider kurumu." YÜZDE 100 YERLİ TEKNOLOJİ İHRACI Ford Otosan'ı geleceğe güçlü Ar-Ge yapısının taşıyacağına işaret eden Yenigün, sürdürülebilir iş yapısı çerçevesinde, fikri mülkiyet hakları yüzde 100 Ford'a ait projeler, yüzde 50 Ford'a yüzde 50 Ford Otosan'a ait projeler ve yüzde 100 Ford Otosan'a ait projeler olmak üzere üç tip proje yönetimi gerçekleştirdiklerini anlattı. Fikri mülkiyet haklarına katkı sağladıkları projelerin kendilerine yeni fırsatlar getirdiğini belirten Yenigün, şöyle devam etti: "Türkiye ekonomisine ve istihdama katkıda bulunulurken lisans haklarıyla kazanç elde ediliyor. Teknoloji lisans anlaşmaları ile ayrıca global arenalarda yolumuz ve önümüz açılıyor. Mühendisliğini yaptığımız, geliştirdiğimiz ve ürettiğimiz Cargo kamyonları için Ford ile 2010 yılında imzaladığımız global Cargo anlaşması bunun önemli bir örneğidir. Son olarak JMC ile Ecotorq motorlarının Çin'de üretilmesi için imzaladığımız teknoloji lisans anlaşması da Ford Otosan olarak geldiğimiz noktayı en iyi şekilde gösteriyor. Yapılan anlaşma ile Ford Otosan, fikri mülkiyet haklarına sahip olduğu Ecotorq motorlarının, JMC markalı araçlarda kullanılmak üzere Çin'de üretilmesine izin veriyor. Lisans anlaşması ilk üretimin gerçekleşeceği 2016 yılından itibaren 12 yıl süreyle geçerli olacak ve anlaşma kapsamında ürün başına 150 avro ile 190 arasında değişen bir lisans ücreti alacak olan Ford Otosan 1 milyon avroluk lisans bedelini de avans olarak alacak. Satış-pazarlama, üretim, ihracat, Ar-Ge ve onun ötesinde teknoloji lisans anlaşmaları ile mühendislik ihraç eden bir kurum olarak global anlamda çıtamızı yükseltmeye devam ediyoruz. Bugüne kadar ürettiğimiz Duratorq ve Ecotorq motorlara bugün bir yenisini daha eklemenin haklı gururunu yaşıyoruz." Yenigün, Ford Otosan artık bir teknoloji şirketi olduğunu dile getirerek, 2 bin 240 beyaz yakalı çalışanın önemli bir bölümünü oluşturan 1.780 mühendisin 1.240'ının sadece Ar-Ge özelinde çalışmalarını sürdürdüğünü, bu rakamın Ford Otosan'ın bu yoldaki kararlığının önemli bir göstergesi olduğunu da sözlerine ekledi.